Yeni ürün geliştirme yolculuğunuza yardım etmek için bir rota oluşturduk. v.01
Merhaba, biz IoX ekibi mevcut iş süreçlerimizi sizinle paylaşmak için bir araya geldik ve yeni ürün geliştirme rotasını hazırladık. Umarım yenilik üretme motivasyonunuza ufak da olsa bir katkımız olur. Lütfen bu rota hakkındaki yorumlarınızı bizimle paylaşın.
Servisler sayfamızın ana görselinde sisli bir yolu kullandık. İnovasyon etkinliklerimizde de kullandığımız bir görsel ve tanımlama bu.
Neden sisli yol benzetmesi yapıyoruz?
Çünkü yenilik üretmek sisli bir yolda araba kullanmak gibi. Siz ne kadar iyi bir sürücü olursanız olun, yolu ne kadar iyi bilirseniz bilin sisli bir yol bilinmezlik demektir.
Bilinmezlik yeni ürün geliştirme sürecinin de en baskın duygularından biridir. Çok fazla soru işaretiniz vardır ve cevaplarını çoğu zaman o ürünü gerçekten yapana kadar bulamayabilirsiniz. Sizi yeni bir ürün geliştirmeye götüren bu yolun bir sonu var mı? Şirketinizi bir yere taşıyabilecek mi?
Emin olun bugüne kadar harika ürünler üretmiş şirketler de benzer bir bilinmezlikle karşı karşıya. Google’ın kapatılan ürünlerden oluşan bir çöplüğü var örneğin. Benzer şekilde Apple’ın da tutmayan bir sürü ürünü.
Peki bu bilinmezliği kaldırabilir miyiz? Cevabımız net: Hayır. Güzel bir haberimiz var, sisli bir yolda olduğu gibi görüş mesafenizi artırabiliriz.
Aşağıda bahsedeceğimiz tarz yöntemleri takip etmeden bir girişimci veya şirket sadece sezgileriyle bu mesafeyi artırabilir. Görüş mesafesi vs. dinlemeden sadece sezgileriyle harika ürünler de hayata geçirebilir.
Bu sezgiler, “Mint" de olduğu gibi bir yazılımcının “Bu paralar nereye gidiyor?” sorusunu çözmek için yazdığı yazılımın 4 milyar dolarlık bir ürüne dönüşmesini sağlayabilir.
Benzer şekilde Paris’de taksi bulamayan girişimcilerin “Her araba bi taksi olsa?” Fikrinden 6 Mayıs 2019 tarihiyle 180 Milyar dolarlık bir şirket kurmasını sağlayabilir.
Girişimcinin o problemi yaşamasına da gerek yok çoğu zaman. Gördüğü bir ışığın peşinden giderek de bir Unicorn (1 Milyar Dolar üstü değerlemesi olan şirket) oluşturabilir.
Peki biz bu sayfayı neden yaptık? Sadece başaranlara odaklanırsak böyle bir sayfaya ve bu sayfada anlatılan yöntemlere ihtiyacımızın olmadığını düşünebiliriz. Fakat bu bizi yanıltacaktır.
Bu yanılsama durumuna “Sağ Kalanların Yanılgısı” denir.
İkinci dünya savaşı sırasında Amerikan Hava Kuvvetleri, uçaklarının eve dönme oranlarını artırmak için çalışmalar yapmaya başladı. Vurulmuş ama düşmeden dönebilmiş uçakların nişan alan yerlerini incelemeye başladılar.
İncelemeler şunu gösterdi: Uçaklar en fazla gövde ve kuyruk kısmından vuruluyorları. Hemen o bölümleri güçlendirmek için çalışmalara başladılar.
Ta ki Matematik Departmanında çalışan akademisyen Abraham Wald’un “Durun efendiler, biz neden başarılı dönenlere bakıyoruz ki?Asıl başarısızlara yani düşen uçaklara bakmalıyız” cümlesine kadar. İşte bu ifade bu kavramın oluşmasını sağladı.
Yanılsama
Başarılı olmak için başarılı şirketler ve girişimcilerin yaptıklarına odaklanmalıyız.
Gerçek
Başarısızlık görünmez olduğunda başarı ile başarısızlık arasındaki fark da görünmez olur.
Biz bu sayfayı başarmak, harika ürünler yapmak, fikirlerini hayata geçirmek ve problem çözmek isteyen kişiler için yaptık. Bu sayfadaki yöntemlerin tamamının olmasa bile önemli bir kısmına ihtiyacınız olduğunu düşünüyoruz. O zaman başlayalım: